Okumakta olduğum "Son Yeniçeri" kitabında Unkapanı isminin nerden geldiğini okuyunca araştırmaya başladım,semt isimlerinin bir anlamı var mıydı?
Kitaba göre;Osmanlı zamanında uncuların bulunduğu semte Unkapanı denirmiş,bir de yağkapanı var orada da yağcılar bulunurmuş ama onun şimdiki adını bulamadım.
Çok önceden tv de bir programda bir konuk bazı semtlerin isminin nerden geldiğini anlatmıştı.Hatırladığım kadarıyla paylaşmak istiyorum.
Caddebostan,adından da anlaşılcağı üzere bostanlar varmış bu semtte.İsmi bu şekilde günümüze kadar gelmiş.
Şaşkınbakkal,kuş uçmaz kervan geçmez biryerde adamcağızın biri bakkal açmış ve şaşkınbakkal olmuş orasının ismi.
Diğer semtler için biraz araştırma daha doğrusu google da bir iki tık yaptıktan sonra paylaşıma hazırlar,ilginç bulduğum birkaçını sizlerle paylaşmak istiyorum.
AYRILIK ÇEŞMESİ (İstanbul)
Anadolu yakasında,Kadıköyden Acıbadem e giderken Haydarpaşadan gelen yolla kesiştiği yerdeki semttir.Eskiden Trakya ve İstanbuldan hacca gidecek olanlar burada toplanırlar ve hepbirlikte yola çıkarlarmış.Hacı adayları yakınları ile burada vedalaşıp yola çıktıklarından semte Ayrılık çeşmesi adı verilmiştir.
BAHARİYE (İstanbul)
Anadolu yakasında,Kadıköy-Fenerbahçe-Moda arasındadır.Kentte yerleşimin yaygın olmadığı dönemlerde,İstanbulluların yazlık olarak kullandıkları Bir semtti.Bir söylentiye göre,bahar aylarında semtteki hareketliliğin artması Sebebiyle baharlık anlamında Bahariye adı verildiğidir.
BALMUMCU (İstanbul)
Avrupa yakasında,Yıldız-Dikilitaş-Zincirlikuyu-Ortaköy arasındadır. 19.yy. başlarında (II.Mahmut dönemi) bugünkü Balmumcu semtinde aynı adla anılan bir çiflik vardı.Çifliğe bu ismin verilme sebebi ise çifliğin bahçelerinin geceleri mumla aydınlatılması ve burada mum imalatı yapılmasıdır.Çiflikteki meyvaların 1915 yılına kadar halka dağıtıldığı bilinmektedir.Yöre II.Meşrutiyet sonrası mesire yeri olarak halka açılmıştır.
BEBEK
Avrupa yakasında ,Boğaz kıyısında,Arnavutköy-Rumelihisarı arasında-dır. Antik çağda Artemis in adak yeri bulunan Khelai adında küçük bir köydü. Semt adını Fatih Sultan Mehmet tarafından burada ikametle görevlendirilen Bölükbaşı nın lakabı olan Bebek ten almıştır.
BEŞİKTAŞ (İstanbul)
Avrupa yakasında,Boğaz kıyısında,Ortaköy-Dolmabahçe arasındadır. tarihte bilinen ilk adı İasonion dur . sonraları Sergion,Daphne,Diplokinion gibi isimlerle anıldı.Bugünkü adı için iki ayrı söylenti vardır.
I -Barbaros Hayrettin Paşa gemilerin bağlanması için sahile beş büyük taş diktirmiş ve bu taşlardan dolayı yöreye Beştaş denilmeye başlanmış,isim zamanla Beşiktaş a dönüşmüştür.
II –Bizans döneminde bu günkü iskele meydanına dikilen Diplokinion sütununun beşik şeklinde olması sebebiyle yöreye Beşiktaşı denmiş ,zamanla isim Beşiktaş olarak değişmiştir.
BEYKOZ (İstanbul)
Boğazın Anadolu kıyısında,Paşabahçenin kuzeyindedir.Antik çağdaki adı Amykos dur.Beykos ismi ilk defa Bizanslılar tarafından kullanılmıştır. Bithnia kralı ve Kocaeli valileri bu semtte ikamet etmişlerdir.Kos farsçada köy anlamındadır.Semtte oturan ünlü kişilerden dolayı yöreye Beykos denildiği ismin zamanla Beykoz a dönüştüğü sanılmaktadır.
BOMONTİ (İstanbul)
Avrupa yakasında,Şişli-Feriköy arasındadır.İsviçre li Bomonti kardeşler 1890 yılında bu semtte bir bira fabrikası kurarak 1902 yılına kadar işlettiler.1902 yılında Nektar şirketiyle birleşerek 1938 yılına kadar imalata devam ettiler.Bira fabrikasının bulunduğu alan çok büyüktür. (yaklaşık 40 dönüm) İçinde 1930 yıllarında çok ünlü olan Bomonti bira bahçesi yeralıyordu.(Bu bahçe 1950 li yıllara kadar açıktı) Bu fabrika semte ismini vermiştir.
VANİKÖY (İstanbul)
Anadolu yakasında,Çengelköy-Kandilli arasındadır.Bizans dönemindeki adı Nikapolis (Güzel kent) dir.IV.Mehmet in vezirlerinden Köprülü Fazıl Ahmet paşa tarafından,din alimi ve vaiz Mehmet efendi Vandan getirilerek bu semte yerleştirilmiştir.Burada bir cami yaptıran Mehmet efendi Vandan gelen,Vanlı anlamında Vani Mehmet efendi olarak tanınmıştır ve semt onun anısına Vaniköy olarak anılmaya başlanmıştır.
TEŞVİKİYE (İstanbul)
Avrupa yakasında,Maçka-Beşiktaş-Nişantaşı semtleri arasındadır. Abdülmecit döneminde (1839-1861) şehrin yoğun apartman görüntüsünden biraz olsun kurtulmak ve Tanzimat fermanında özel mülk edinilmesini teşvik etmek için yapılan çalışmalar kapsamında kurulan ve bahçeli kargir köşklerden oluşturulan mahalle Devlet teşviki ile yapıldığı için Teşvikiye adıyla anılmaya başlanmıştır.
TARABYA (İstanbul)
Avrupa yakasında,Boğaz kıyısında,Rumelihisarı-Yeniköy arasındadır. Havasının temizliği,güzelliği sebebiyle Antik çağda Pharmacias sonraları Therapia (Tedavi,İyileştirme) İsimleri ile anılıyordu.Semtin adı zamanla Tarabya şekline dönüşmüştür.
ŞİŞLİ (İstanbul)
Avrupa yakasında,Beşiktaş-Nışantaşı-Osmanbey-Mecidiyeköy-Dikilitaş Arasındadır.İsmi hakkındaki en yaygın yakıştırmaya göre,şiş yapımıyla uğraşan köklü bir ailenin burada oturduğu ve konaklarınında da şişçilerin konağı olarak anıldığından semtin isminin önceleri Şişçiler daha sonra Şişli ye dönüştüğüdür.
SÜTLÜCE (İstanbul)
Avrupa yakasında,Halıcıoğlu-Kasımpaşa-Silahtar arasında,Haliç kıyısındadır.Bizans döneminde küçük bir köy olan semtte (Sut membat köyü) bronzdan yapılmış ve göğüslerinden su akan bir kadın heykeli varmış.Sütlerinin bol olması için yeni doğum yapan kadınlar tarafından ziyaret edilirmiş bu yüzden semte Sütlüce adı verildiği söylenmektedir.
PANGALTI (İstanbul)
Avrupa yakasında,Harbiye-Dolapdere-Feriköy-Osmanbey semtleri arasındadır.İsmi hakkında değişik söylentiler vardır.
1-Osmanbeyde açılan Osmanlı bankası o zamanki adı Hamam olan Pangaltıya yakındı ve semt bu bankadan dolayı Banka altı olarak anılmaya başlandı,isim zamanla Pangaltıya dönüştü.
2-Kalabalık olan yerleşimde yaşayan bir Levanten olan Mösyö Pangaldi burada bir gazino açmış ve gazinoya kendi ismini vermiştir.Bu isim zamanla semtle özdeşleşerek Pangaltı ya dönüşmüştür.
3-Semtte oturan bir Levanten bahçe içinde Pane Galeti isimli bir çayhane açmış ve yaptığı pasta,keklerle meşhur olmuştur.İstanbulun çeşitli semtlerinde oturan aileler Haydi Pera ya gidelim,Pane Galati de pasta yiyip çay içelim derlermiş.İsim semtle özdeşleşmiş ve zamanla Pangaltı ya dönüşmüştür.
4-Semtte çoğunlukla Rum,ERmeni ve İtalyan Katolikler oturmaktaydı.özellikle İtalyan Levantenler semtte bolca bulunan fırınları çaliştirıyordu.İtalyanca Pani (ekmek) , Caldi (sıcak) kelimelerinin birleşimi Panicaldi zamanla Pangaltı ya dönüşmüştür.
Diğerleri için İstanbul semt isimleri
0 yorum:
Yorum Gönder